Özhaseki, AK Parti Vilayet Başkanlığı tarafından Kadir Has Kültür Parkı’nda düzenlenen bayramlaşma programının akabinde gazetecilerin gündeme ait sorusunu yanıtladı.
AK Parti’nin Evvelki Periyot Belediye Liderleri İstişare ve Kıymetlendirme Toplantısı’nda müzikçi Mustafa Ceceli ile ilgili kelamlarının çarpıtılıp çarpıtılmadığının sorulması üzerine Özhaseki, çok özel bir kümenin CHP Genel Lider Yardımcısı başkanlığında çalıştığını ve konuşmalarından bir şeyler çıkartıldığını söyledi.
Bazen kendisinin de konuşmasından ne çıkartacaklarını merak ettiğini anlatan Özhaseki, şunları kaydetti:
“Benim anlattığım olay şuydu; gündüz ben o toplantıya gelmeden Mustafa’yı aradım. ‘Mustafa, sen bana daha evvel, zannedersem pandemi öncesiydi, hacca gittiğini, orada tavaf edemediğini, göğsünde Türk bayrağı olduğu için bütün hacıların gelip Türk bayrağını öptüğünü, sonra da seni de tutarak Kabe’ye dönüp Recep Tayyip Erdoğan’a daima birlikte dua ettiğini, bundan ötürü da tavafı rahat yapamadığını söylemiştin. Hatırladın mı?’ dedim. ‘Hatırlamaz olur muyum abi.’ dedi. ‘O benim için çok kıymetli bir olay.’ dedi. ‘Size de anlattım ben bunu.’ dedi. ‘Bunu, akşam bir toplantı var, orada Sayın Cumhurbaşkanı’mız da olacak. Senin ismini vererek anlatabilir miyim, müsaadenin var mı?’ dedim. ‘Ne demek Mehmet abi anlat. Bunda makûs bir şey yok ki. Bu bizim millet olarak gurur duyacağımız bir hadise.’ dedi. Ben de orada anlatırken, artık yanlış söylemeyim fakat ‘bir süre önce’ diye anlattım. Bir süre evvel dediğimi hatırlıyorum.”
– “Filistin’de, Kudüs’te bir keder varsa Cumhurbaşkanı’mız o kederle dertleniyor”
Özhaseki, bunu yeni olmuş bir olay üzere söylemediğini lisana getirerek, şunları aktardı:
“Pandemiden bir evvelki yıl hac açık olduğunda Mustafa beni oradan aradı. Ondan sonra ‘Abi tavaf edemiyorum.’ dedi. ‘Niye? Hayranların mı basmış oraları?’ dedim. ‘Hayranlar yok abi.’ dedi. ‘Burada hayranlarımdan çok, Türk bayrağını gelip öpüyorlar, hiç tanımadığımız beşerler. Türk olmayanlar, sonra da beni de Kabe’ye çeviriyorlar. Daima birlikte Recep Tayyip Erdoğan’a dua ediyoruz.’ dedi. Bu aslında ümmeti Muhammed’in olağan olarak Cumhurbaşkanı’mızı bir önder üzere kabul ettiğinin bir alameti. Filistin’de, Kudüs’te bir sıkıntı varsa Cumhurbaşkanı’mız o kaygıyla dertleniyor. Myanmar’da gariban Müslümanlar, palalı Hindular tarafından kesiliyor ve tecavüze uğruyorsa o bizim Cumhurbaşkanı’mıza keder oluyor.”
Dünyanın dört bir tarafında badire ve zulüm varsa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın evvel insan, sonra da önder olarak ondan çok etkilendiğini ve elinden ne geliyorsa yaptığını vurgulayan Özhaseki, şöyle devam etti:
“Ben de orada şunu söylemeye çalıştım. Türkiye’deki seçimler yalnızca Recep Tayyip Erdoğan seçimi değil, dünyanın dört bir tarafındaki insanların seçimleridir. Ona dua edenlerin seçimidir. O beşerler dua ediyor. Aliya İzzetbegoviç’in söylediği kelam beni çok etkilemişti. Vefat döşeğinde Cumhurbaşkanı’mıza diyor ki, ‘Sayın Cumhurbaşkanım, Boşnakları Bosna Hersek’i sana teslim ediyorum, sana emanet ediyorum. Lütfen onu kız kardeşiniz üzere kabul edin. Üzerine nasıl titrerseniz kız kardeşinizin Bosna Hersek’in de üzerine o denli titreyin.’ Artık bu kelam o denli tesirli bir kelam ki insan olanın, herkesin içini yakar. Ben de bunu anlattım orada. Sonra Mustafa’nın o bana Kabe’den anlattığı örneği kendinden müsaade alıp anlatmıştım.”
– “Bu seçime daha çok değer veriyoruz”
Bu açıklamalarının akabinde yeniden bir grubun kelamları üzerine bir çalışma başlattığını lisana getiren Özhaseki, konuşmasını şöyle tamamladı:
