ÂLÂ Parti Genel Lideri Meral Akşener partisinin küme toplantısında gündemi kıymetlendirdi
TBMM Başkanlığı’na sunulan toplumsal Escort bayan medya düzenlemesine ait konuşan Akşener Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslendi Akşener Yıllardır milletimizi birbirine düşürerek kutuplaşmadan beslenen sen değil misin Bu kanunu geriye hakikat işletsen senin müebbet alman gerekiyor Fakat buradaki maksat Escort çok diğer Bu kanunla ülkemizdeki meseleleri lisana getirenleri iktisadın makus gidişatına dikkat çekenleri milletimizin gerçeklerini konuşanları sığınmacıdan seçmen devşirme projesine karşı duranları susturmak istiyorlar Milletin haber alma özgürlüğü yerine yandaşların Bayan escort yolsuzluk yapma özgürlüğünü korumak istiyorlar Orada duracaksınız çok şükür biz daha buradayız dedi
Akşener’in satırbaşları
Rüzgar Gülü Projemizin pilot uygulamasını belediye liderimiz Okan Kocakaya kardeşim liderliğinde Demre ilçemizde başarılıyla gerçekleştirdik Okan lider ve takımı 10 farklı okulda 150 okul öncesi öğrencimize içeriği diyetisyenler tarafından belirlenmiş sağlıklı yemek kutularını ulaştırdı
Bugün birinci adımını Demre’de muvaffakiyetle uyguladığımız Rüzgar Gülü Projemizi öncelikle Demre genelinde yaygınlaştıracağız Seçime kadar da farklı belediyelerimizde hayata geçirmeyi planlıyoruz İktidara geldiğimizde ise tüm Türkiye genelinde uygulayacağız YETERLİ Parti iktidarında artık hiçbir öğrencimiz sağlıklı besine erişim sorunu yaşamayacak Emin olun az kaldı
Erdoğan’ın ‘aç kalan yok’ açıklaması
Ülkemizin uzun vakittir içinde bulunduğu kara güldürü başroldeki bay krizin adeta oscarlık performansıyla geçtiğimiz haftada devam etti Saraydan çıkamayan marketi çarşıyı pazarı unutan vatandaşlar iki kelam edemeyen sayın Erdoğan ‘Birileri aç kaldık diyor Vicdansızlık yapma ne aç kalması Aç kalan falan yok’ dedi Bu kelamlar bu ülkenin cumhurbaşkanına ilişkin En son geçinemeyen insanlarımıza şükürsüz demişti artık de vicdansız olunmuştu Nitekim ibretlik Yoksulluğu bitirmek için gel beş on on beş maaşlı danışmanlarla hayat sürdür Allah aşkına biz öbür ülkede mi yaşıyoruz
Sarayda oturan milletin halinden anlamıyor Artık ülkesinde yaşananları bile bilmiyor Sayın Erdoğan ayıptır günahtır Bu türlü bir kibir olabilir mi Reddettiğin açlığı ben sana anlatayım TÜİK’in bilgilerine nazaran bile Nisan ayında besin fiyatları bir evvelki yıla nazaran yüzde 89 artı Sen ve maaş manyağı yaptığın tapınak şövalyelerin daima bir ağızdan bütün dünyada enflasyon var diyeceksiniz
Matematik tıpkı Tarih ve iktisat üzere senin pek kuvvetli olduğun bir alan değil O nedenle bu sayıları daha rahat anlaman için diğer bir formda anlatayım Geçen sene nisan ayında bin liraya aldığımız besin eserlerini bu yıl bin 890 lira gerekiyor ‘Aç kaldık’ diyene vicdansız diyorsun ya TÜRK İŞ’e nazaran 4 kişilik bir hanenin sağlıklı beslenmesi için yapması gereken besin harcaması geçen seneye nazaran yüzde 108 artmış Geçen sene 2897 lira olan açlık hududu bu sene 6 bin 18 lira olmuş Övünmeye doyamadığın taban fiyat artışı bin 423 lira Bu durumda kim vicdansızmış sayın Erdoğan
Minimum fiyat o kadar minimum kaldı ki tek başına insanca yaşaman için eline en az 7 bin 837 lira geçmesi gerekiyor Bir bekar çalışan aylık yaşama maliyetini bile karşılayamıyor Söyle bakalım Bay Kriz vicdansız kimmiş Gördüğün duştan artık uyan O saraydan artık çık sayın Erdoğan
Toplumsal medya düzenlemesi
AK Parti iktidarının maharetsiz ellerinde Türkiye artık bir problemler yumağı haline geldi Barınma hayat pahalılığı sığınmacı adalet sorun Bunların dışında onlarca farklı meselemiz daha var Nedense bu problemlerin hiçbiri iktidarın gündemine giremiyor İktidara nazaran en değerli sorun internette yayın yapan haber siteleri Hiç utanmadan zerre sıkılmadan Meclis’e ‘sosyal medya kanun teklifi’ getirdiler Beğenmedikleri her şeyi kabahat haline getirmeye ortadan kaldırmaya bayılan AK Parti iktidarı şimdiden toplumsal medyanın mevt fermanı sayılabilecek yeni bir kanun teklifiyle karşımıza çıktılar Bu arkadaşlara artık yandaş medya kanalları yetmiyor İnternet sitelerine de sipariş haber yaptırmak istiyorlar Tasa endişe ya da panik yaratanlar Memlekette kaygı endişe ya da paniği kim tetikliyor Mescitte içki içtiler diye palavra söyleyip milleti kışkırtan kimdi sayın Erdoğan Bu yasaya nazaran evvel kendini tutuklaman gerekiyor Kabataş yalancılarını besleyip büyüten onlara kol kanat geren kimdi Bu durumda en azında Kabataş yalancılarını da tutuklaması gerekiyor Hazır eli değmişken mesela terörist başının mektubunu çarşaf çarşaf yayınlayanlarını kardeşiyle Kandil’de röportaj yaptıran TRT yöneticilerini de tutuklaması gerekiyor Mesela İstanbul seçimlerinde hile var diyenleri de tutuklaması gerekiyor Dizinin tabanında örgütçülük oynayan SADAT’çıları da tutuklaması gerekiyor Saray’ın yandaş medyasında bir tane hakikat haber yok Sayın Erdoğan şayet palavra haber yasaksa sabahtan akşama palavra söyleyen iftira atan yandaş kanalları kapatacaksın
Yıllardır milletimizi birbirine düşürerek kutuplaşmadan beslenen sen değil misin Bu kanunu geriye gerçek işletsen senin müebbet alman gerekiyor
Lakin buradaki maksat çok diğer Bu kanunla ülkemizdeki meseleleri lisana getirenleri iktisadın berbat gidişatına dikkat çekenleri milletimizin gerçeklerini konuşanları sığınmacıdan seçmen devşirme projesine karşı duranları susturmak istiyorlar Milletin haber alma özgürlüğü yerine yandaşların yolsuzluk yapma özgürlüğünü korumak istiyorlar Orada duracaksınız çok şükür biz daha buradayız
Yurttaşların hayat gayreti
Ülkemizin gerçeklerini gözler önüne sürmek yaralarına merhem olmak için memleketimizi gezmeye devam ediyoruz Geçtiğimiz hafta Kocaeli’ndeydik
Esnafımız tekrar siftahsız Mesela Darıca’da tesisatçılık yapan bir kardeşim ‘Çarkı döndürmeye çalışıyoruz Her geçen gün bir evvelkini aratıyor Yüzde 25 karla çalışırken yüzde 5’e düştü ‘ diyor
‘Türkiye elbette uzaya gidecektir ancak bugün milletimiz muhtaçlığı seçimdir’
Bir de başımıza uzay macerası çıktı Yeryüzündeki her şeyi hallettiler bir de uzaya gideceklermiş Eyvah Uzayda maden ararlar mı Sanki orman var mı Ormanı yakarlar mı Beşli çeteye arsa yaparlar mı Eyvah eyvah uzay yandı
Aslında bu ülkemiz için iyi bir gelişme AK Parti iktidarı üzere beceriksizliği adeta kurumsallaştırmış bir takımın elinde uzay seyahatinin nasıl olacağını varın siz düşünün Mars’a gidelim derken Jüpiter’e inerlermiş Ay’a gitmek yerine kara deliğe girerlermiş Uzaya giden gitti esasen Mesela döviz kuru mesela enflasyon uzaya çıktı Mesela besin fiyatları uzaya çıktı Hatta Mars’ı geçti Jüpiter’e varmak üzere Siz onların peşinden astronot göndereceğinize seçim tarihini açıklayın da millet sizi uzaya mı konutunuza mi nereye gönderiyor tüm gerçekliğiyle bir görün Türkiye elbette uzaya gidecektir ancak bugün milletimiz muhtaçlığı seçimdir DÜZGÜN Parti’nin beklediği şey seçimdir Getirin sandığı bu ucube sistem gitsin Getirin sandığı İYİ’lerin şafağı artık söksün
Üretim araçlarının ve sistemlerinin gelişimi idare anlayışlarını da tesirler Bu tesir işletme idaresi için de devlet idaresi için de geçerlidir Mesela Sanayi Devrimi yle birlikte gelen üretim prosedürleri sosyoekonomik gelişmeleri de beraberinde getirdi Süratli kentleşme ile birlikte yeni tüketim alışkanlıkları ve toplumsal talepler oluştu Bunun yansıması olarak da idare sistemleri gelişti
Mesela 1920’li yıllarda artan tüketici talebini karşılamak için esere odaklanan standart tek tip yüksek ölçülerde seri üretime geçildi Yani Fordist Sistem denilen bant sistemine geçildi Bu anlayışın o devrin kuralları itibariyle devlet idaresinde de yansımaları oldu Büyük Buhran a ve 2 nci Dünya Savaşı na giden sürece baktığımızda bu yansımaları görebiliriz Sonra ne oldu İkinci Dünya Savaşı ndan 70 lere uzanan periyotta hayatımıza toplam kalite idaresi ve kalite çemberleri girdi Nitelikli ve kaliteli üretimi sağlamak için insan gücünden en güzel biçimde yararlanmanın fakat ve lakin gereksinimlerin karşılanmasıyla mümkün olacağına odaklanan yani bireyin muhtaçlıklarını ön planda tutan yeni bir üretim anlayışı gelişti Toyotist Sistem ile birlikte Uçtan uca herkesin fikrini söyleyebildiği herkesin fikrinin önemsendiği üretim çemberinde herkesin yer aldığı bir anlayış yani bugün yatay hiyerarşi ismini verdiğimiz idare anlayışı gelişti Ve kaçınılmaz olarak bunun da devlet idaresindeki yansımalarını gördük Hakikaten Soğuk Savaş devrine baktığımızda bu yansımaları Sovyetler in yıkılışındaki kaçınılmazlıkta görebiliriz
Yani vaktin ruhuna nazaran Gelişen teknolojiler değişen üretim sistemleri ve oluşan yeni paha setleri yalnızca üretim ve tüketim anlayışımızı değil tıpkı vakitte idare anlayışımızı da değiştirmiştir Buna ayak uyduran ülkeler süratle kalkınmış refah toplumlarına dönüşmüştür Değişimi ıskalayan ülkeler ise kaçınılmaz bir biçimde başarısız olmuşlardır Asya Kaplanları nın 90 lardaki gelişimine bakarsanız bunu görürsünüz Eskinin demir perde ülkelerinin dağılma sonrasındaki seyahatlerine bakarsanız yeniden bunu görürsünüz Pekala bugün neredeyiz
Fiber optik kablonun bulunuşuyla birlikte hayatımıza giren irtibat kanallarının gün geçtikçe geliştiği toplumsal medyanın giderek ehemmiyet kazandığı Yapay zekanın Büyük Veri nin Blokzincir in konuşulduğu büyük değişimlere hamile bir devirdeyiz 4 üncü Sanayi Devrimi nin hatta ismini Elon Musk ın Tesla sından alan Teslizm in tartışıldığı bir büyük dönüşüm sürecindeyiz Evvelden üretimin odağı eserdi Sonra tüketicinin muhtaçlıkları ve tercihleri de görünür oldu Sonra markaların tüketicileriyle konuşması geldi marka aidiyeti kavramı hayatımıza girdi Artık ise pazarlama 4 0 dünyasındayız
Artık bu saydıklarımın yanında tüketicilerin hislerinin kalplerinin ve kıymetlerinin de denklemin bir modülü olduğu insan merkezli yeni bir anlayış iş dünyasına girdi Artık markalar pazarlama stratejilerini empati cana yakınlık duygusallık üzere özelliklerin yanında sürdürülebilirlik karbon ayak izi cinsiyet eşitliği toplumsal tesir üzere bedelleri de şirket siyaseti olarak benimseyerek müşterileriyle insani bir tabanda etkileşime girmek üzerine kurguluyor Ve artık üretim sistemleri tek bir odaktan değil birden fazla odağın oluşturduğu bir paydaşlar ağı haline dönüşüyor İşte tüm bu gelişmeler doğrultusunda hayatımızda artık Dijitalleşmenin ve 21 inci yüzyılın ruhunun tetiklediği çağdaş bir idare anlayışı var Dağıtık Sistem den bahsediyorum
Yani Her bir bilginin her bir modül yazılımın öbür kesimlerle bütünleşerek güçlendiği bir anlayış Şeffaflığın uyumluluğun ve iş birliğinin temel alındığı Sanayi 4 0 ı hayatımıza sokan bir sistem Yani bir manada Dijital Meşveret Bugün Güney Kore nin geldiği noktaya baktığımızda Batı nın Çin le rekabet edebilmek için benimsediği daima inovasyon stratejisine baktığımızda Dağıtık Sistem in izlerini görebiliriz Pekala sizce dağıtık sistemin Devlet idaresinde bir yansıması var mı Elbette var Müştereklerimizin ön plana çıktığı Ayrıştığımız noktaların güce Farklılıklarımızın da zenginliğe dönüştüğü bir sistem Yani Tam ve kamil bir demokrasi İşte size 99 yıl öncesinden bugüne yansıyan Atatürk ümüzün eşsiz öngörüsünü bir defa daha gözler önüne seren geçen vakitte değerini daha yeterli anladığımız o büyük vizyon Cumhuriyetimizin demokrasi vizyonu
Hatırlayın biz yıllarca cumhuriyeti ve demokrasiyi İşçisin sen personel kal Köylüsün sen köylü kal anlayışını ortadan kaldıran sınıflar ortası geçirgenliği sağlayan milletimizin her bir ferdine eşit haklar tanıyan bir sistem olarak dinledik öğrendik ve anlattık Sahiden de öyleydi
‘Akşener olarak sizlere seslenebilmemi sağlayan şey Cumhuriyetimizdi’
İzmit in bir köyünde doğan Meral i Okutup büyüterek üniversite hocası yapan 40 yaşında bu ülkenin birinci bayan İçişleri Bakanı olmasını sağlayan bugün de Şanlı Meclis imizin çatısı altında bu aziz kürsüden GÜZEL Parti Genel Lideri Meral Akşener olarak sizlere seslenebilmemi sağlayan şey Cumhuriyetimizdi Cumhuriyetimizin idare anlayışında Bir çocuk köyde yaşasa okusa büyüse bile Tabip öğretmen mühendis olma hayali kurabilirdi Zira bu hayali gerçekleştirmek için fırsatı vardı Pekala Cumhuriyet bunu nasıl sağladı Kaliteli eğitimle Sunduğu fırsat eşitliğiyle Toplumsal adaletle Sınıflar ortası geçirgenlikle sağladı Zira Cumhuriyetimizin idare anlayışına nazaran Devlet Her bir vatandaşına eşit halde yaklaşmak Eşit fırsatlar oluşturmak Ve eşit şartlar sunmak zorundaydı Size daha net bir örnek vereyim Mesela bir maraton düşünün Bu maratona katılacak olan yarışmacıların Tıpkı sıralarda Tıpkı koşullarda Ve tıpkı ayakkabılarla koşmasını sağlamak devletin sorumluluğundaydı Bu yarışın sonunda herkes parkuru bitirebilirdi lakin kimin daha evvel bitireceği yalnızca yarışanların yeteneğiyle alakalıydı Bakın alakalıydı diyorum Geçmiş vakit kipini kullanıyorum Neden Zira bugün koşullarımız tıpkı değil Bugün cumhuriyetimizin vaktinin çok ilerisindeki idare anlayışından Fırsat eşitliklerinden Demokrasi ve devlet kültürümüzden Epeyce uzaktayız Bugünkü maratonda Kiminin ayağında ayakkabısı yok Kimisi de patenle yarışıyor Kimi yarışa parkurun başından Kimisi de ortasından başlıyor Kimi kan ter içerisinde koşarak uğraş ediyor Kimisi de kılını bile kıpırdatmadan Hatta parkura bile girmeden yarışı kazanıyor Artık bırakın köyde yaşayan bir çocuğu büyükşehirlerde okuyan çocuklarımız bile Hekim mühendis öğretmen olmayı hayal edemiyor Tıp okuyor Mühendis olmak için çalışıyor Öğretmen olmak için çabalıyor fakat Ya mesleğinin hakkı verilmiyor Ya mesleğini yapamıyor Ya da atanamıyor Ve günübirlik işlerde çalışıp hayatta kalmaya çalışıyor Pekala biz bu hâle nasıl geldik KPSS den 92 puan alanı eleyen yerine de 58 puan alanın Ak Partili dayısı olduğu için atandığı mülakat sistemiyle geldik Bin bir emekle okuyan okutulan gençlerimiz işsizken Saraydaki danışmanlarına 5 10 15 maaş birden bağlayan vicdansız bir idareyle geldik Milletimiz başını sokacak meskeni yiyecek ekmeği giyinecek kıyafeti güç bulurken Milletin ödediği vergileri yandaşına yediren Devletin kaynaklarını peşkeş çeken Sınırsız imkânlar sunduğu 5 li çetesini beslemekle övünen harami bir düzenle geldik
Ez cümle Biz bu hâle Dünyadaki gelişmeleri inatla ıskalayan Dağıtık sistemden feyz alacağına 2017 yılında lakin Fordizmi keşfedebilen vizyonsuz bir zihniyet yüzünden geldik Cumhuriyetimizin kıymetlerini hiçe sayan Devlet idaresi anlayışını hakir gören Kurumlarımızın içini boşaltan Demokrasi kültürümüzü ayaklar altına alan İsmine da Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi denilen Bu ucube sistem yüzünden geldik Hatırlayın bu ucube sisteme geçiş için mazeretleri neydi Ayaktaki prangalardan kurtulmak Vesayeti sona erdirmek Süratli karar almak Türkiye yi şaha kaldırmak ve uçurmak Artık soruyorum size 2017 yılından bugüne baktığınızda Türkiye nin daha özgür olduğunu düşünen var mı Kendisini daha hür hisseden var mı Kendisini daha memnun hisseden var mı Kendisini daha huzurlu hisseden var mı Milletten bihaber saray talimatlarıyla yönetilen Türkiye de vesayetin sona erdiğine şahit olan var mı İktisattan sıhhate dış siyasetten eğitime kadar Tek bir kişinin keyfine nazaran alınan kararların en küçük yararını gören var mı Kurumlarımızın paramızın hatta vatandaşlığımızın bile paha kaybettiği bu sistemde Her geçen gün yeni bir krize uyanan Türkiye nin Hangi alanda şaha kalktığını Nereye gerçek uçtuğunu bilen var mı Maalesef yok Olamaz da Zira Vaktin ruhunu yakalamak yerine 18 inci yüzyılın normlarına hapsolan bir sistemin 21 inci yüzyıl dünyasında Türkiye yi hiçbir yere götürmesi mümkün değildir Bu kadar kolay
6’lı masa toplantısı
Artık ben bu türlü söyleyince Bay Kriz tekrar alınacak Kızacak köpürecek kürsülerden bağıracak Varsın olsun Elinden geleni arkasına koymasın Daha evvel de tekraren söyledim artık tekrar söylüyorum Bizim öznemiz şahıslar değil sistemlerdir Bizim problemimiz şahıslarla değil zihniyetlerledir Bizim kaygımız hengame çıkartmak değil Milletimizin ve memleketimizin çıkarları için makulde buluşmaktır
Bu yüzden Birinci günden beri arkadaşlarımızla birlikte bu ucube sistemin karşısında duruyoruz Parlamenter sistemin eksikleri yanlışları manileri yok muydu Elbette vardı Fakat tahlil 150 yıllık bir birikimi hiçe saymak çöpe atmak değildi Tahlil Parlamenter Sistemi günümüz koşullarına nazaran ıslah etmekti 21 inci yüzyılın idare anlayışlarına ayak uydurarak güncellemekti Darbelerin vesayetlerin muhtıraların olmadığı bir parlamenter sistem inşa etmekti Lakin onlar Kurumsal hafızamızı yok etmeyi Cumhuriyet kıymetlerimizi hiçe saymayı Devlet geleneğimizi yıpratmayı seçtiler Hürriyeti değil istibdatı seçtiler Koltuk sevdası uğruna bilerek ve isteyerek Türkiye yi uçurumun kenarına getirdiler İşte tam olarak bu sebeple biz de 6 siyasi parti olarak evvel partilerimiz bünyesinde sonrasında da genel lider yardımcılarımız aracılığıyla birlikte çalıştık Koltuk İttifakı ortaklarının tersine Farklılıklarımıza hürmet duyarak Milletimizin ve memleketimizin gereksinimlerine odaklanarak Makulün kaybolduğu bir ortamda ortak aklı ve istişare kültürünü çalıştırarak 28 Şubat 2022 de Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem çalışmamızı tamamlayıp Genel Liderler olarak imzaladık Geçtiğimiz Pazar günü de yine buluştuk Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem i hayata geçirmek için unsurlarımızı konuşup karara bağladık ve ülke gündemindeki gelişmeleri değerlendirdik Bu vesileyle buradan başta konut sahipliği yapan Sayın Ahmet Davutoğlu olmak üzere toplantıya katılan Sayın Genel Liderlere huzurunuzda bir sefer daha teşekkür etmek istiyorum Allah bizleri milletimize karşı utandırmasın
‘Ben idare yerine biz yöneteceğiz’
Aziz milletim Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Ben yönetirim yerine biz yöneteceğiz diyen Ben bilirim yerine makulde buluşacağız diyen Ben başaracağım yerine el ele başaracağız diyen Ben kazanacağım yerine milletimiz kazanacak diyen bir sistemdir Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Tek adam sistemini ortadan kaldırıp vaktin ruhuna uygun bir bakış açısıyla Cumhurbaşkanı nı Fark gözetmeksizin tüm insanlarımızı temsil edecek formda herkesin garantörü bir Cumhurbaşkanı olarak konumlandıran bir sistemdir
Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Cumhuriyet kıymetlerimizin üzerine inşa edilen Demokrasiyi içselleştiren Hukukun üstün yargının adil Meclisin de hem yetkili hem de yetkili olduğu bir sistemdir Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Bugüne kadar içi boşaltılan her kurumu onaracak Kurumsal devlet hafızasını tekrar canlandıracak Her alanda liyakati temel alacak bir sistemdir Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Atanmışın seçilmiş karşısındaki üstünlüğüne son verecek Milletin Meskeni olan Gazi Meclisimizi tekrar yüceltecek Millet iradesinin üzerindeki her türlü vesayeti ortadan kaldıracak bir sistemdir
Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Hukukun üstünlüğünü temel alacak Yargının bağımsızlığını koruyacak Cübbelere dikilen düğmeleri kopartıp atacak bir sistemdir Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Dış siyasetimizi bir kişinin sevgisine nefretine ve egosuna indirgeyen sığ bakış açısından kurtaracak
Ülkemizi 23 trilyon dolarlık ekonomik coğrafyamızla buluşturacak sığınmacı problemini da tarihin tozlu raflarına kaldıracak bir sistemdir Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Yandaş üretmeyen Kaynak tüketmeyen Merkez Bankası na karışmayan İşinin ehli bireyler tarafından yönetilen Ekonomimize gereksinimi olan inancı veren bir sistemdir Ez cümle Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Türkiye ye yakışacak Büyük Türk Milleti ne yaraşacak Milletçe hak ettiğimiz güçlü varlıklı ve memnun Türkiye nin kapısını açacak yegâne sistemdir Hiç merak etmeyin çok az kaldı
Tarih özgürleşme tarafında akar Tarihin akışına zıt gidenler akıntıda boğulmaya mahkûmdur Hakikaten Ak Parti ve liyakatsiz takımları yapılacak birinci seçimle birlikte gidiyor Bu artık bir tarih problemi Cümle alem biliyor ki DÜZGÜN Parti her gün güçlü adımlarla iktidara yürüyor Allah ın müsaadesi milletimizin de teveccühüyle bayrağı biz devralacağız Fakat rehavete kapılmak yok Alacağımız büyük sorumluluğun şuuruyla durmadan çalışmaya devam edeceğiz Ve evelallah ülkemizi Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi denilen bu ucube sistemden bu istibdat rejiminden çekip kurtaracağız Haksızlık yapmamak için adaleti Haksızlıkları engellemek için eşitliği Haksızlıkları lisana getirmek için hürriyeti Haksızlıkları gidermek için de hakkaniyeti getireceğiz Milliyetçi Demokrat ve Kalkınmacı kimliğimizle Türkiye yi hak ettiği üzere 21 inci yüzyılın ruhuna taşıyacağız Milletimizle el ele kol kola verip Liyakatle eşitlenen Adaletle özgürleşen Sevgiyle güçlenen Ve memnunlukla konuşan Türkiye yi daima bir arada inşa edeceğiz Hazır olun çok az kaldı
Artık ÂLÂ Parti iktidarından evvelki son düzlükteyiz Her zamankinden daha çok çalışacağız Çalmadık kapı sıkmadık el dinlemedik kaygı bırakmayacağız Giderayak önümüze duvarlar örecekler Yıkıp geçeceğiz Karşımıza maniler dikecekler Aşıp geçeceğiz Yolumuza tuzaklar dizecekler Bozup geçeceğiz Asla unutmayın Biz ÂLÂ Partiyiz Biz onlara benzemeyiz Biz bu yola şahsi çıkarlarımız için çıkmadık Makam için mevki için koltuklarımız için de çıkmadık Şan için şöhret için para için pul için de çıkmadık Biz bu yola tıpkı bizden evvel nicelerinin çıktığı üzere millet için memleket için çıktık Birebir 1908 deki üzere Tıpkı 1919 daki üzere Tıpkı 1946 daki üzere Adalet için hürriyet için müsavat için uhuvvet için çıktık Bize durmak yok Bize dinlenmek yok Bize yorulmak yok Parolamız vatan işareti namus Bizim için bu kutlu yoldan dönmek yok Memleketin dört bir yanında kalbi uygunluk için çarpan tüm bahadır yüreklere selam olsun
