Kocaeli’nin Gebze ilçesi Pelitli Mahallesi’nde geçen yıl 12 Temmuz’da meydana gelen olayda Afganistan asıllı Muhammed Atikullah, dershaneden konuta dönen Ayşegül Aydın‘ı takip edip ağaçlık alana sürükleyip cinsel istismar teşebbüsünde bulunduğu sırada, kendisine direnen Ayşegül’ün boğazını sıkıp başına taşla vurarak yaraladı. Etraftakilerin ihbarıyla koma halinde hastaneye kaldırılan Ayşegül Aydın, ağır bakım ünitesinde tedaviye alındı. Jandarmanın etraftaki iş yerlerine ilişkin güvenlik kameralarını incelemelerinin akabinde Muhammed Atikullah, gözaltına alınıp, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Ağır bakımda tedavi gören Ayşegül Aydın ise 132 gün sonra hayatını kaybetti.
Tercümana jiletle saldırdı
Muhammed Atikullah, tutuklu kaldığı Batman Cezaevi’nden SEGBİS ile katıldığı ve dün birinci kere görülen duruşmada, “Ayşegül beni görünce korktu ve yere düştü, ben yapmadım” dedi. Birçok lisanın kullanıldığı Afganistan’da Darice lehçesiyle konuştuğu belirtilen Muhammed Atikullah için mahkeme tarafından İstanbul Zeytinburnu’ndan getirilen İ.N. isimli tercümanın bu kelamları Türkçe’ye çevirmesi üzerine, Ayşegül’ün ailesi “Yalancısınız” diye bağırarak reaksiyon gösterdi. Duruşma salonunda bulunan Ayşegül’ün ağabeyi Esat Aydın, yanında getirdiği jiletle tercüman İ.N.’ye saldırarak kulağından ve boğazından yaraladı. Mahkemeye orta verilirken, adliye binasının önüne gelen ambulansla İ.N. hastaneye kaldırıldı, Esat Aydın ise misyonlu polisler tarafından gözaltına alınıp emniyete götürüldü. Dün geceyi emniyette geçiren Esat Aydın, süreçlerinin tamamlanmasının akabinde bugün çıkarıldığı mahkemece tutuklandı, tercüman İ.N. tedavisinin akabinde taburcu edildi.
‘Çocuğumun biri mezarda, başkası cezaevinde’
Metin Aydın, oğlu Esat’ın tutuklanmasına reaksiyon göstererek, “Dün Ayşegül kızımın mahkemesi vardı. Mahkeme sırasında Ayşegül’ün ağabeyi, oğlum kendini kaybetti. Orada istenmeyen bir arbede yaşandı. Arbede sırasında bir kişinin yaralanması sonucunda oğlum şu anda tutuklandı. Ulu mahkemenin takdiridir. Adalete güveniyorum. Artık çocuğumun birisi mezarda, birisini de cezaevine gönderdim. Sanığın hali, hali çok hoştu. En hoş kıyafetleri giymiş, saçlarını güzelce boyatmış. Tosun üzere bakmışlar. Kandıra Cezaevi’nden Batman Cezaevi’ne almışlar. Benden sizden uygun durumu. Onun aldığı nefes haram olsun. Onun bu halleri bizi kahretti. Benim oğlum bir hata makinesi değil, kardeşine yapılan zulmün sonrasında kendisini kaybetmesiyle olan bir olay. Çabucak alınıp apar topar cezaevine gönderilmesini anlayamadım. Bu da bize ikinci bir ceza üzere geldi. Yetkililerden ben, oğlumun özgür bırakılmasını istiyorum.“
