‘Dünyanın en derin ikinci kanyonu’ olarak gösterilen Valla Kanyonu, bir ucundan öteki ucuna 3 kilometre uzunluğundaki ahşap platformla geçilen Horma Kanyonu ile Ilıca Şelalesi’nin yanı sıra Kastamonu, tarihi, tabiatı varlıklı mutfağıyla ziyaretçileri kendine hayran bıraktı.
Ülkemizin tarihi ve doğal hoşluklarını tanıtmak hedefiyle çeşitli seyahatler düzenleyen Kültür Sanat Muhabileri Derneği, Şehitler Diyarı ve Evliyalar Kenti olarak bilinen Kastamonu’nun doğal ve tarihi zenginliklerini tanıtmak için birçok muhabirin katıldığı bir seyahat aktifliği düzenledi.
Etkinliğe katılanlar ortasında; Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Daire Lideri Sanem Arıkan Vilayet Kültür ve Turizm Müdürü Fahrettin Şenoğlu, Kültür ve Sanat Muhabirleri Derneği Genel Lideri İbrahim Gökdemir ve birçok Kültür Sanat Muhabiri aktiflikte yer aldı.
Etkinlik, Cem Sultan Bedesteni’nde düzenlenen bilgilendirme toplantısı ile başladı. Toplantıda konuşan Vilayet Kültür ve Turizm Bakanlığı Daire Lideri Sanem Arıkan; “Kastamonu’da her şey mevcut. Tabiat açısından en geniş ormanlara sahip olan Kastamonu denizleri, dağları, tarihi yapıtları ile bir ortaya gelerek kente farklı hoşluk katmıştır. Kastamonu, Gastronomi alanında da çok öncü bir ilimiz. Büyük bir ivme ile turizmde ilerliyoruz. İnşallah hak ettiği noktaya da gelecek” halinde konuştu.
Arıkan: Ulusal çabanın bayan kahramanları bu topraklardan çıktı!
Gökdemir: Farkındalık oluşturmak istiyoruz!
Açılış konuşmasını yapan Kültür ve Sanat Muhabirleri Derneği Genel Lideri İbrahim Gökdemir, “İllerin tarihi ve kültürel bedellerini dernek bünyesinde bulunan basın mensuplarıyla şahsen yerinde görüp medya organlarıyla haber olarak sunmak olduğunu tabir etti.
Farkındalık oluşturmak gayesiyle bu aktifliklerin düzenlendiğini belirten Gökdemir; “2022 yılında dördüncü ilimizdeyiz. Projemizi Kültür ve Turizm Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy, Bakan Yardımcımız Özgül Özkan Yavuz Hanımefendi dikkatle incelemekte ve önemsemektedir. Bundan ötürü Kültür ve Turizm Bakanlığımız 81 vilayete iç turizmi yayma çalışmalarında bizim de çorbada tuzumuz bulunuyor. Kastamonu’yu da bugün prestijiyle bu manada ele alacağız ve bütün gün gördüklerimizi, hissettiklerimizi Kastamonu’nun tarihi ve kültürel bedelleri açısından gazetelerimizde, televizyon kanallarımızda, makalelerimizde yer vereceğiz” dedi.
Kastamonu’nun tarihi değerine değinen Kültür ve Turizm Müdürü Fahrettin Şenoğlu ise konuşmasında, “Şehrin binlerce yıllık tarihe sahip kadim bir kent olduğunu ve birçok medeniyete mesken sahipliği yaptığını belirtti
‘2 bin 300 tescilli kültür varlığına sahip bir şehir’
Kastamonu’nun turizm konusunda da kıymetli bir yere sahip olduğunu lisana getiren Şenoğlu, “Ilgaz Yurduntepe Kayak Tesisleri son periyotta yapılan kış turizmle alakalı en kıymetli altyapı yatırımlarından biri. Ilgaz’a kayak yapmak için gelen konuklar kesintisiz bir biçimde 6 kilometre kayak yapma imkanına sahipler. Böylece ilimiz kış turizmi konusunda bölgesinde argümanlı bir noktaya geldi. Kastamonu 2 bin 300 civarında tescilli kültür varlığına sahip. Bunlarda yaklaşık bin 400’ü sivil mimari örneği. Kastamonu 3 ulusal, 5 tane de tabiat parkına sahip bir vilayet. Bugün topraklarının yüzde 70′ ormanlar ile kaplı kıyı şeridi 170 km olan ve kıyıda de 6 ilçesi bulunan çok kıymetli bir pozisyona sahip” dedi.
Toplantının akabinde Kastamonu Belediyesi’nin konut sahipliğindeki program kapsamında farklı vilayetlerden gelen gazeteciler, Kastamonu’nun tarihi ve turistik alanlarından olan Nasrullah Külliyesi, Penbe Han, Kurşunlu Han, Hz. Pir Şeyh Ş aban-ı Veli Külliyesi, Mimar Vedat Tek Kültür ve Sanat Merkezi (Şapka Müzesi, Cumhuriyet Konutu, Silah Müzesi, Dantel Müzesi, Bebek Müzesi), Cumhuriyet Meydanı, Atatürk ve Şehit Şerife Bacı Anıtı ve İsmailbey Külliyesi Horna Kanyonu, Çatak Kanyonu Cam Seyir Terası ve son olarak Araç ilçesini ziyaret etti.
Tarihi periyotlara ışık turan kenttir Kastamonu
Ulusal Gayret devrinde Bayan kahramanların öncü şehridi Kastamonu, Şerife Bacı’nın yurdudur burası…
Atatürk’ün Kastamonu’ya gelişi, Şapka ve Kıyafet Devrimi
Atatürk, 23 Ağustos 1925’te Kastamonu ve İnebolu’ya yaptığı seyahatlerde şapkayı halka göstererek kıyafet ihtilalinin birinci işaretini verdi. “Biz her nokta-i nazardan uygar insan olmalıyız. Fikrimiz, zihniyetimiz, doruktan tırnağa kadar uygar olacaktır. Uygar ve beynelmilel kıyafet milletimiz için layık bir kıyafettir onu giyeceğiz.” diyen Büyük Atatürk, 27 Ağustos 1925’te de İnebolu’da “Turan kıyafetini araştırıp ihya eylemeye mahal yoktur. Uygar ve beynelmilel kıyafet bizim için, çok cevherli milletimiz için layık bir kıyafettir.” diyerek, uygar yaşayışa uyan kıyafetin kabulü gerekliliğini belirtmiştir.
Çanakkale Türküsü’nün yöresidir Kastamonu
Çanakkale türküsü, Çanakkale Savaşı’nı anlatan bir türküdür. Bu türkü üzere Çanakkale savaşını anlatan birtakım türküler vardır. İlişkin olduğu yöre Kastamonu’dur.
Notaya Muzaffer Sarısözen’in aldığı türkünün kaynağı Kastamonulu İhsan Ozanoğlu’dur. (Eren 2003:5). Birinci kayıt 1923 yılında Marika Papagika’ya aittir. Türkçe söylemiştir. Bogos Kirecciyan tarafından ayrıyeten Türkçe sözlerle plağa kaydedildi.
Çanakkale türküsünün öyküsü bir mektuptan kaynak alınıyor. Bu mektuptan Emrullah Nutku’nun “Çanakkale Ulu Tarihine Bir Bakış” isimli kitabında bahsediliyor.
