Kentin en merkezi pozisyonunda bulunan Elazığ Öğretmenevi 1933 yılında Halkevi olarak inşa edilmiş, hizmet binası 1952 yılından 1972 yılına kadar Kız Öğretmen Okulu, 1972 yılından 1982 yılına kadar da Eğitim Enstitüsü ve Lise olarak kullanılmıştı. 1983 yılından bu yana 27 yatak kapasitesi ile Öğretmenevi olarak kullanılan binanın da içinde olduğu alanın Millet Kıraathanesine dönüştürüleceği tezleri reaksiyona neden oldu.
‘Türkiye’de öğretmenevi olmayan tek vilayet Elazığ’
Emekli vatandaş Veysi Ekmen, Öğretmenevinin merkezi yerde olmasının halk için değerli olduğunu ve Elazığ’daki tek öğretmenevinin yok edilmesine karşı olduğunu söyledi.
İşletmesinin belediyeye verilmesini istemediklerini belirten Ekmen şunları söyledi:
“Türkiye’de Öğretmenevi olmayan vilayet Elazığ. 4 milletvekilimiz var. Utanmıyorlar bunlar. Elazığ’da Öğretmenevi yok, 5 milletvekilinin bir adedini saymıyorum AKP milletvekillerini söylüyorum. Elazığ’da Öğretmenevi yok. Burası belediyeye veriliyor. Ne gereği var? Bazen bizim öğretmen konutundaki sayın müdürlerimizin, emekli öğretmenlerimizin hiçbir reaksiyonu yok. Ben öğretmen değilim ama burada oturuyorum. Hiçbir emekli öğretmen, müdürlerin hiçbir yansısı yok. Bu türlü olmaz. Aslına bakarsanız bizim sayın vekillerimizi sıkıştırmamız lazım, konuşmamız lazım. Niçin burası bu türlü oluyor? Burası Millet Bahçesi olursa ne olacak? Buranın hali bu türlü. Kent dışına alıyorlar öğretmenevini. Ne gereği var? Malatya’da 2 tane var Diyarbakır’da 2 mi 3 mü öğretmenevi var. Tunceli’de iki tane var lakin Elazığ’da bir öğretmen meskeni yok. Şu anda burası belediyeye ait”
‘Burada Atatürk’ün kaldığı oda var, burayı bozmasınlar’
Ali İhsan Oğuzhan da Öğretmenevinin Millet Kıraathanesi olmasına karşı çıktığını ve kentin merkezinde olan bu yerin Ulusal Eğitim dışında öteki kurumların işletmesinin binanın dokusunu bozacağını söyledi. Oğuzhan şunları söyledi:
“Şu anda Öğretmenevi bahçesini farklı mecraların almasına karşıyım. Buranın Öğretmenevinin bahçesi olarak kalmasını ve burayı belediyenin değil de Öğretmenevi olarak kalması ve öğretmen meskeni işçisi tarafından yönetilmesi biz vatandaşlar için değer arz etmekte. Burası kıymetli bir yer. Burası Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, Ulu başkan Atatürk’ün kaldığı yer, odası burada. Bizim şu anda tedirginlik duyduğumuz nokta, burayı alan beşerler burayı ne hale çevirecek? Burası rant haline mi gelecek yoksa? Burası nasıl bir form alacak? Bu ambiyansın bozulmaması için taraftarız. Bunun için de elimizden geldiğince destekliyoruz burayı. Elazığ merkezde bu alan üzere bir alan bulamayız. Oturduğumuz vakit yan masada hiçbir formda volümlü konuşmalar olmaz burada. Ekseriyetle ehil beşerler var, emekliler var, polis memurları var, öğretmenler geliyor. Burada çaylarını içiyorlar, sohbet ediyorlar. Fakat farklı beşerler burayı çalıştırırsa bu ambiyansı yakalaması biraz güç. Bilhassa de şu bölge yeşilliklerin olduğu bölge. Oburu aldığında katiyen burayı yıkacağına eminiz. Mutlaka bu ambiyansın bozulmamasını istiyoruz”
‘Dar gelirli vatandaş için uygun’
Emekli vatandaş İlhami Hoş de şunları söyledi:
“Öğretmenevinin kalmasını istiyoruz burada. Ne belediye ne diğeri hiçbir yere verilmesin. Türkiye’nin her tarafında Öğretmenevleri var. Öğretmenevleri Diyarbakır’da var her tarafta var ancak Elazığ’ın Öğretmenevi hasardan ötürü kapanmış diyorlar. Bilmiyoruz ne derece gerçek? Belediyeye vereceklerini söylüyorlar. Biz halk olarak, emekli olan arkadaşlar burada gelip yemeğimizi yiyorduk. Her şey vardı, bu bahçenin kalmasını istiyoruz. Ya da artta boş alan var. Oraya yapılsın Öğretmenevi. Ulusal Eğitim Müdürlüğü tarafından orası daha güzel merkezde olması. Duyduğumuz kadarıyla kente uzak yıkılan Emniyet Müdürlüğü’nün orada yapılacakmış”
‘Burada öğretmenevini çok görüyorlar’
Hususla ilgili olarak açıklama yapan UYGUN Parti Elazığ Vilayet Lideri Servet Gürgözeler ise konuşmasında şunlara değindi:
“20 Ocak 2020 zelzelesi sonrasında bu bina hasarlı denilerek öğretmenlere kapatıldı. Ortadan 3 yıl geçti. Bu ortada Kent Meydanı ve yeraltı otoparkının da yapıldığı yerde bulunan Mehmet Akif Ersoy Lisesi yeni bir okul yaptırılacak vaadiyle yıkıldı, otopark çalışmaları halihazırda devam ediyor. Lakin 1952 yılında Bakanlar Konseyi kararıyla Halkevi olarak kullanılan bu bina ve bahçesinin, bahçe dediğimiz yıktırılan Mehmet Akif Ersoy Lisesi’nin bulunduğu yer Ulusal Eğitim Bakanlığı’na devredilmişti. Adım adım evvel bu yerin bahçesi Elazığ Belediyesi tarafından işgal edilmiş, artık de öğretmenevine göz dikilmiştir. Bu bina sağlamsa neden öğretmenlerin hizmetine açılmaz? Yok hasarlı ise neden buraya eli öpülesi öğretmenlerimiz için bir öğretmen meskeni yapılmaz? Elazığlı öğretmenler tek araçla ulaşabilecekleri kendilerine ilişkin bir binadan neden yoksun bırakılır? Bu Elazığ’da vazife yapan öğretmenlere saygısızlık değilse nedir? Büyükleri 20 milyonluk Mega Kent İstanbul’a 3 havaalanını çok gördüğü üzere küçükleri de öğretmenlere Öğretmenevi mi çok görüyorlar? Ben DÜZGÜN Parti Vilayet Lideri olarak bu mevzuyu takip edeceğim. Bu ortada öğretmen sendikalarının kendi sorunlarına de sahip çıkmalarını istiyoruz”
