Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir’de Gençlik Buluşması’nda gençlerle bir ortaya geldi. Burada gençlerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, “Erdoğan’ın üçüncü sefer Cumhurbaşkanı olması hakkında ne düşünüyorsunuz?” sorusunu da yanıtladı.
Erdoğan’ın erken seçim kararı alacağını söyleyerek şu tabirleri kullandı:
“Erken seçim kararı alması için parlamentoyu feshetmesi lazım, son uygulamalara nazaran o vakit kendisi aday olabiliyor. Münasebetiyle vaktinde seçim olacaktır üzere açıklamalar yapıyor ancak aslında erken seçim olacak bizim varsayımımıza nazaran, Erdoğan da aday olacak ve biz de onu inşallah daima birlikte emekli edeceğiz.“
“Biz daha güçlüyüz zira biz demokrasiyi savunuyoruz”
Tartışmalara neden olan ve yürürlüğe girmesi durumunda basının önemli halde baskı altında kalacağına dair yansılara neden olan ‘sosyal medya kanunu’na ait soruyu da yanıtlayan Kılıçdaroğlu şöyle konuştu:
“Bu şayet bu biçimiyle çıkarsa Anayasa Mahkemesi’ne iptali için götüreceğiz, gayretimizi yapacağız. Sonuçta demokrasiyi güçlendirmek, demokrasiyi hakikaten de toplumun dokularına kazandırmak için ortak uğraş etmek lazım. Size yönelik bir haksızlık olursa haberimiz olur, o haksızlıkla gayret ederiz, sizin yanınızda olmaya devam ederiz, bu bahiste emin olmanızı isterim. Onlar yasa çıkaracaklar baskı kurmak için bizde çaba edeceğiz baskıları kaldırmak için, biz daha güçlüyüz zira biz demokrasiyi savunuyoruz.”
Kılıçdaroğlu’na sorulan öbür sorular ve karşılıkları şu halde:
‘Kadına yönelik şiddettin bir diğer penceresi daha var’
*Kadına şiddet her geçen gün çoğalıyor, yaptırımlar hakkında ne düşünüyorsunuz?
“Kadına şiddet uygulayan kişinin maddede öngörülen cezayı hiçbir indirim almaksızın cezalandırılması, yani kravat taktı diye, ütülü pantolon giydi diye hakimin karşısına çıkıp âlâ hal indirimi sağlamak mümkün değil, bu hususta çok kararlıyız, ben de, bayan kolları da bayanların oluşturduğu sivil toplum örgütleri de birebir görüşte. Bayana yönelik şiddettin bir öbür penceresi daha var, sosyolojik olarak bakılması lazım. Şiddettin münasebetlerinin ortaya konulması lazım ve o münasebetlerle de ayrıyeten çaba edilmesi lazım. Tek başına ceza değil, şiddeti bir manada yaygınlaştıran uygulamaların sosyolojik olarak nedenlerine bakmak gerekiyor o bahiste da akademik dünyada çalışmalar var. Bayana yönelik şiddetin en ağır formda cezalandırılması için elimizden geleni yapacağız.“
‘Sanatçı alışılmamıştır, rüzgara karşı durur, mücadelecidir’
*Sanata karşı bir engelleme kelam konusu bunun için ne yapmayı düşünüyorsunuz?
“Sanatçı dünyanın en güçlü şahsıdır, sanat ve kültürde Türkiye ne kadar çok zenginleşirse dünyadaki saygınlığı o kadar artar. Sanatkarın gücünün anlatmak için bir örnek vereceğim; Alexandre Dumas’ın Üç Silahşörler kitabı vardır, kitabını gazetede tefrika ettiğinde yaz ayları gelir, gazetenin işverenine der ki; ‘Ben tatile çıkacağım tatil dönüşü romanı bitireceğim’, işvereni itiraz eder romanı bitir ondan sonra git der, mahkemeye vereceğim der ve mahkemeye verir. Yargıç çağırır Alexandre Dumas’ı der ki; ‘Bütün Parisliler romanının sonunu bekliyor sen romanı yarım bırakıp gidemezsin.’ Alexandre Dumas geriye döner ‘Bana bir kağıt kalem getirir misiniz?’ der, romanın baş aktörünün ismini müellif; ‘elinde kılıcı, ayakları titredi, yere düştü ve öldü.’ Altına, ‘son’ müellif, ‘götür yayınla’ der ve roman bitmiştir. Gazetenin işvereni itiraz eder; ‘Yapmayın bu türlü bitiremezsiniz romanı’ der, ‘Romandaki bütün karakterlerin yaradanı benim’ der, sanatçı bu kadar güçlüdür. Demokratik ortamlarda sanat yeşerir, kısırlaştığı ortamlarda da sanatçı cezalandırılır zira sanatçı karşıttır, rüzgara karşı durur, mücadelecidir.“
