Okul Müdürü Muzaffer Uğur rehberliğinde “Tohum Sandığı” ismiyle faaliyete geçen projeye, farklı vilayetlerden gönderilen ya da öğrencilerin ailelerinden temin ettiği cet tohumlarının toplanmasıyla başlandı.
Toplanan salatalık, domates, biber, mısır, fasulye üzere 29 çeşit tohum, cinsine nazaran sınıflandırıldıktan sonra öğrencilerin de eşliğinde deneme çalışmaları gerçekleştirildi.
Uğur, AA muhabirine, başarılı olan deneme çalışmaları sonrasında uygun bir alanda öğrencilerle çalışmalarını sürdürmek için daha kapsamlı hazırladıkları projeyi ilgili kurumlara sunduklarını söyledi.
Proje kapsamında Selçuklu Belediyesinin de takviyeleriyle okulda “Tohum Kütüphanesi” alanını hazırladıklarını aktaran Uğur, “Çocuklarımızda genetiği bozulmamış tohumlar konusunda farkındalık oluşsun istedik. Bunun için bir slogan oluşturduk. ‘Bir avuç tohum bir ömür özgürlük’ dedik ve bu yola çıktık. Bu sürece velilerimiz, öğretmenlerimiz ve öğrencilerimiz dayanak oldu.”
Tohumların her etabı öğrencilerle takip edildi
Uğur, kütüphanelerinde birçok vilayetten toplanmış tohum bulunduğunu belirterek, şöyle konuştu:
“Tohumlar, öğretmen ve öğrencilerimizle toprakla buluşturulduktan sonra her basamağı birlikte takip edildi. Çocuklarımız öğretmenleriyle tohumların yeşile dönmesini birlikte gözlemledi. Gayelerimizden biri çocuklarımızın yaparak, yaşayarak öğrenmeleriydi. Fen bilimleri dersinde tahminen teorik bilgileri öğreniyorlar lakin yaşayarak öğrenmeyi tohum kütüphanesinde öğreniyorlar. Çocuklarımız o kadar hassastı ki bitkilerine güya bebek korur üzere ihtimamla baktı, büyüttü. Bitkilere hiçbir ziyan vermedi, bitkilerinin büyümesini ihtimamla takip etti.”
Okullarda verilen eğitimin yalnızca teoride kalmaması için itina gösterdiklerini vurgulayan Uğur, bu kapsamda öğrenciler için en hoş projeleri üretmeye devam edeceklerini lisana getirdi.
“Öğrenciler, bitkilerin büyüme süreçlerinin farkında olacaklar”
Uğur, projenin, öğrencilerin etraf konusunda bilinçlenmeleri için de kıymetli olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
“Öğrenciler, bitkilerin büyüme süreçlerinin farkında olacaklar. Bu projeyle etrafın ve doğal ömrün korunmasında, farkındalık oluşmasında bir katkımız olduğunu düşünüyoruz. Bu projemizi öbür okulların da örnek aldığını görmek bizleri memnun ediyor. Tohumlarımızdan 50, 100, 150 yıllık olanlar da var. Kimi velilerimiz ninelerinin, dedelerinin ektiği tohumları getirdi. İnşallah burada diktiğimiz tohumları çoğaltmayı düşünüyoruz.”
“Bitkilere meskendeki kardeşlerimizi sever üzere ilgiyle bakıyoruz”
Öğrencilerden Elif Öner de kütüphanede tohumdan çiçeğe, çiçekten meyveye ilerleyen döngüyü izlediklerini, bunun kendisini çok memnun ettiğini söyledi.
Projeye devam edeceklerine değinen Öner, “Hedefimiz, okulumuzda daha büyük bir alanda bu çalışmayı sürdürmek. Bitkilerimize itinayla bakıyoruz, gerekli bakımlarını yapıyoruz. Grup çalışmasıyla yürüttüğümüz bu işi yapmaktan çok memnunuz.” dedi.
Ceyda Aksakal da Tohum Kütüphanesi projesinde vazife almaktan memnunluk duyduğunu vurgulayarak, “Bitkilere meskendeki kardeşlerimizi sever üzere ilgiyle bakıyoruz. Ben burada çalışmayı çok seviyorum, bitkilerimizi bebek üzere büyütüyoruz.” diye konuştu.
