Bakan Soylu, İçişleri, Ulusal Eğitim, Aile ve Toplumsal Hizmetler bakanlıkları ile Türkiye Belediyeler Birliği ortasındaki, “Çocukların Eğitim Süreçlerinin Güvenliğine Ait İş Birliği Protokolü”nün, Emniyet Genel Müdürlüğü Dikmen Polis Müzesi Şehit Demet Sezen Konferans Salonundaki imza merasimine katıldı.
AK Parti’de MYK üyeliği yaptığı periyotta toplantılarda en çok gündeme gelen bahislerden birinin okul etraflarının güvenliği olduğunu söyleyen Soylu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bilhassa 15 Temmuz’daki darbe teşebbüsünün akabinde eğitim ve güvenlik konusunun birinci öncelik olması tarafında talimatlar verdiğini kaydetti.
Soylu, bu mevzuda ilgili taraflar ortasında imzalanan protokoller sonucu, bilhassa üzerinde durulması gereken okulların belirlendiğini, okul giriş ve çıkışlarının denetim altına alındığını ve kimi okullarda daima güvenlik vazifelisi bulundurulduğunu anlattı.
– “Okulun etrafında tek kol sigara satılıyorsa bizim için tehdittir”
Türkiye’nin büyümeye devam ettiğini, ülke büyüdükçe gereksinimlerin da büyüdüğünü ve sorun alanlarının çeşitlendiğini lisana getiren Süleyman Soylu, şöyle konuştu:
“Sürekli takip eden, daima izleyen ve sıkıntıların peşinden gelen değil, önleyici önlemler alan, onlarla ilgili adım atmayı devlet kapasitesinin en değerli misyonu olarak nitelendiren anlayışı Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde bu ülkede yönetmeye çalışıyoruz. Yüksek bir entegrasyona sahip olduğumuzu, eğitim ve güvenlik işleyişinde alarmımızın en yüksek düzeyde çaldığını bir defa daha söz etmek istiyorum. Bu protokoller çerçevesinde bunu gerçekleştirdik.
2017-2022 ortasındaki devirde okul etraflarına yönelik 30 büyük operasyon yaptık. Şayet okulun etrafında tek kısım sigara satılıyorsa bizim için tehdittir. Okulun etrafında tezgah altında alkol satılıyorsa bizim için büyük bir tehdittir. Okulun etrafında kafeler kumar oynatıyorsa bu bizim için büyük bir tehdittir. Uyuşturucuyu konuşmak, düşünmek hatta zihnime getirmek bile istemiyorum. Okulun kendisini, okulun etrafını inançlı hale getirmek bizim için büyük bir önceliktir. Son beş yılda, okulların etrafı yaklaşık 320 bin kez denetim edildi. Hiç bırakmamaya çalışıyoruz. Okullarımız etrafındaki 3,5 milyon insan denetim edildi. Bunlarla birlikte 334 bin defa okul servis araçları denetim edildi, bu denetimlerde 21 binden fazla süreç uygulandı. Okul etrafındaki iş yerlerini toplam 500 bin kere denetim ettik. Yani okulumuzun etrafında inançlı bir alan oluşması için atılması gereken bütün adımları, gücümüzün ve kapasitemizin yettiği ölçüler içerisinde atmaya çalıştık.”
– “En âlâ el uzatma yolu eğitimdir”
İmzalayacakları protokolün, hususun tüm taraflarını kapsayan ve çocukları geleceğe daha itimatla hazırlayan bir içeriğe sahip olduğunu vurgulayan Soylu, şu bilgileri verdi:
“Bugünkü protokolümüzde dört husus başlığı var. Birincisi, cürüm, şiddet ve istismar. İkincisi, bağımlılıkla gayret. Üçüncüsü, inançlı eğitim irtibatı. Dördüncüsü ise eğitim çağında olan yabancı asıllı çocukların eğitim ve güvenlik problemleri. Arkadaşlarımız protokolde, karşı karşıya kaldığımız bütün alanları sınıflandırıp, bunların takibine ve burada yapılması gereken aksiyonlara yönelik değerlendirmeleri ortaya koymuşlar.”
Türkiye’deki eğitim çağında olan yabancı asıllı çocukların durumuna da değinen Soylu, “Bu çocuklar bizim coğrafyamızın çocukları. Annelerini, babalarını kaybetmişler. Onları itip, o travmanın ve bir cenderenin içerisinde kalmalarına seyirci mi kalmalıyız, yoksa bir insan olarak onlara elimizi mi uzatacağız? En uygun el uzatma tekniği eğitimdir. Öbür bir el uzatma usulü yoktur.” dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, nüfusun ve teknolojinin artmasına karşın Türkiye’de asayiş olaylarının artmadığını, bilakis kademe kademe düşmeye devam ettiğini söyledi.
